ABD-İngiltere ticaret anlaşması, BOJ’de faiz görüşü ayrılığı, Brezilya’dan sert faiz artışı: Küresel ekonomide neler oluyor?
Investing.com – Küresel ekonomi cephesinde ABD ile İngiltere arasında beklenen ticaret anlaşması gündemdeki yerini alırken, önde gelen merkez bankalarının para politikalarına ilişkin tutumları da piyasalar tarafından yakından takip edildi. Faiz kararları, ticaret görüşmeleri ve makroekonomik belirsizlikler çerçevesinde alınan mesajlar, küresel finansal istikrar açısından önemli sinyaller verdi.
ABD ile İngiltere arasında ticaret anlaşması açıklanıyor
New York Times tarafından aktarılan bilgilere göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın bugün Amerika Birleşik Devletleri ile Birleşik Krallık arasında bir ticaret anlaşması açıklaması bekleniyor. Trump, Truth Social üzerinden yaptığı paylaşımda Oval Ofis’te “büyük ve saygın bir ülkenin temsilcileri” ile beraber, “büyük bir ticaret anlaşması” duyuracaklarını ifade etti. ABD Başkanı, bu anlaşmanın “birçoklarının ilki” olacağını da vurguladı.
Beyaz Saray sözcüsü konuyla ilgili yorum yapmazken, bir İngiliz yetkili Salı günü yaptığı açıklamada, çelik ve otomobil ürünlerinde daha düşük tarife kotalarını içerecek bir anlaşma üzerinde ciddi mesafe kat edildiğini dile getirdi. Bu anlaşma, ABD’nin Brexit sonrası Birleşik Krallık ile geliştirmeyi hedeflediği ekonomik ilişkiler bakımından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
BOJ tutanakları belirsizliğe işaret ediyor
Japonya Merkez Bankasının (BOJ) Mart ayı toplantı tutanakları, faiz artırımında izlenecek zamanlamaya yönelik politika yapıcılar arasında görüş ayrılığı yaşandığını ortaya koydu. Tutanaklara göre bir üye, ABD’nin tarife politikalarından kaynaklanan belirsizliklerin hızla arttığını ve bu durumun Japon ekonomisi üzerinde önemli bir olumsuz etki yaratabileceğini ifade etti.
Aynı toplantıda başka bir üyenin, artan belirsizliklere rağmen BOJ’in daima aşırı temkinli bir para politikası sürdürmek zorunda olmadığını düşündüğü kaydedildi. Bu üye, gerektiğinde bankanın kararlı adımlar atabileceğini savundu. Bir diğer üye ise, enflasyon beklentileri, fiyat riskleri ve ücret artışlarının da para politikası kararlarında dikkate alınması gerektiğini belirtti.
Trump: Ticaret görüşmelerini Çin başlattı
ABD Başkanı Donald Trump, ABD ile Çin arasındaki üst düzey ticaret görüşmelerinin Çin tarafından başlatıldığını öne sürdü. Trump, Çin’i müzakere masasına oturtmak için ABD tarifelerinde herhangi bir indirime sıcak bakmadığını belirtti. Ticaret savaşının gölgesinde gerçekleşen bu gelişme, İsviçre’de yapılacak olan ve taraflar arasında olası bir diyaloğun ilk adımı olarak görülen görüşmeler öncesinde dikkat çekti.
ABD yönetimi, Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer’in, bu hafta sonu Çin’in üst düzey ekonomi yetkilisiyle pazarlık yapmak üzere İsviçre’de görüşeceğini duyurdu. Çin Ticaret Bakanlığı ise görüşme talebinin ABD’den geldiğine dair bir izlenim yarattı. Trump ise karşı açıklamada bulunarak, görüşme talebinin Çin’den geldiğini savundu.
ABD Hazine Bakanı Bessent’ten Çin yatırımlarına net regülasyon sinyali
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Çin’e yapılan dış yatırımlarla ilgili olarak hangi faaliyetlerin serbest, hangilerinin yasak olduğunu netleştirecek kurallar hazırlığında olduklarını açıkladı. Bessent, Kongre üyeleri ile yaptığı görüşmede, gri alanları ortadan kaldıracak bir düzenleme ihtiyacına işaret etti. Yatırım sınıflandırmalarının “yeşil ışık” veya “kırmızı ışık” şeklinde açık ve net çizgilerle belirlenmesi gerektiğini savundu.
Bessent ayrıca, Çin’in ABD’den gelen yatırımları kendi lehine istismar etmesine karşı geliştirilen dış yatırım güvenlik programının, ulusal güvenlik açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Bu çabaların, Çin ile süregelen ticaret gerilimlerinin sadece tarifelerle sınırlı kalmadığını, sermaye hareketlerinin de düzenlenme sürecinde olduğunu ortaya koyduğu belirtildi.
Çin Merkez Bankasından faiz indirimi ve likidite desteği
Çin Merkez Bankası (PBOC), Çarşamba günü piyasaya kısa vadeli nakit enjekte ettiğini ve politika faizini düşürdüğünü duyurdu. PBOC, %1,5 seviyesinde olan yedi günlük ters repo faiz oranını %1,4’e indirirken, piyasa sistemine 158,6 milyar yuan yani yaklaşık 21,95 milyar dolar nakit sağladı.
Söz konusu faiz indirimi, ABD ile yaşanan ticaret gerginliklerinin ardından, Çin ekonomisinin genel desteklenmesi amacıyla uygulanmakta olan daha geniş kapsamlı parasal gevşeme adımlarının bir parçası olarak öne çıkıyor. Bu hamleyle Çin, büyüme üzerindeki olası dış şokları dengelemeyi ve piyasada istikrar sağlamayı hedefliyor.
Brezilya Merkez Bankası, faizi 20 yılın zirvesine taşıdı
Brezilya Merkez Bankası, faiz oranlarını art arda altıncı kez 50 baz puan artırarak %14,75’e yükseltti. Bu oran, yaklaşık 20 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bankanın Para Politikası Komitesi (Copom) oybirliği ile aldığı karar neticesinde, mevcut ekonomik ortamda “önemli ölçüde daraltıcı bir para politikası”nın süreklilik arz etmesi gerektiği ifade edildi.
Karar metninde, global düzeyde artan belirsizlikler ve devam eden iç enflasyon baskılarının, ilerleyen dönemdeki para politikası adımlarında ihtiyatı zorunlu kıldığına dikkat çekildi. Aynı zamanda, mevcut sıkılaşma döngüsünün sadece bugünkü etkileri değil, henüz gözlemlenmeyen kümülatif etkileri de dikkate alınarak yönetilmesi gerektiği vurgulandı. Banka, gelecekteki kararlar için esnekliğini koruyacağını da belirtti.